Kalküta, Batı Bengal, Hindistan — Pazartesi, 29 Mayıs
Lütufkar dokunuş
Birkaç hafta önce, ülkesine dönmek için buradaki Kalküta'daki tapınaktan ayrılmak üzere olan bir devotee Srila Gurudeva'ya veda etmek amacıyla verandaya geldi...
Srila Gurudeva, bir devotee ayrılırken sıklıkla yaptığı gibi, öğrencisine bir veda armağanı vermek ister. Gopal Prabhu'dan, Bengali dilinde, verandanın girişine yakın duvara dayalı büfedeki egzotik çerezlerden birini almasını ister.
Gopal bir paket kraker seçer ve masanın üzerinden Srila Gurudeva'ya uzatır. Srila Gurudeva paketi alnına değdirir, iskemlesiyle birlikte döner ve devoteeye uzatır: "Al bunu."
Devotee Srila Gurudeva'ya şiddetle başını sallayarak ve el kol hareketiyle pekiştirerek şöyle der, "Önce siz bir tane alın."
Srila Gurudeva krakerleri kolu mesafesinde tutmaya devam eder. "Ben aldım," der.
"Hayır, bu paketten bir tane alın."
Srila Gurudeva gülümser: "Bu senin için."
"Önce bir tane alabilir misiniz?"
"Ben sana veriyorum," Srila Gurudeva sevgiyle konuşuyor, hala sabırla paketi uzatıyor.
Ama devotee israr ediyor: "Hayır, önce siz bir tane alın ki sizin artıklarınız olsun."
Srila Gurudeva (kolu artık yorulmuş olsa gerek) itaat eder. Sıkıca sarılmış plastik paketi zorlukla açar, içinden ayrı ayrı ambalajlanmış krakerlerden bir paket alır, masasının üzerine koyar ve artık açılmış olan paketi bir kez daha uzatır.
Tatmin olan öğrenci gülümser, krakerleri alır, saygılarını sunar ve ayrılır...
Bizdeki kısır, körü körüne odaklanma çoğu kez Sri Guru'nun lütfunu fark etmemizi engeller. Bizler formaliteye ve ritüele öylesine sıkı sıkıya zoom yaparız ki, öz bulanıklaşır...
Prasadam nedir?
Bizim ilk, temel anlayışımız, prasad ya da prasadamın "Lord Krishna'nın merhameti olduğudur." Krishna, Kendisini hoşnut etmek için aşkla ve bağlılıkla hazırlanan yiyecek sunusunu kabul ettiği zaman o yiyecek kutsanmış olur ve artıkları yiyen kişiyi spiritüel olarak arındırır.
Daha sonra prasadamın dereceleri olduğunu öğreniriz. Prasadamdan daha güçlüsü maha-prasadamdır: tabakta doğrudan Krishna'nın Deity'sine sunulan tüketilmemiş artıklar. Ve hepsinden en yararlısı maha-maha-prasadam: saf bir Vaishnava'nın artıkları.
Neden bu böyledir?
Çünkü prasadamın kudreti — o merhametin niteliği — sunuyu yapan devoteenin bilincine bağlıdır. Srila Gurudeva'nın rehberliğinde sadece tapınaktaki Deity'ye hizmet eden pujarinin üstün sunusuyla bizim sunumuz aynı standarda sahip değildir. Ve Srila Gurudeva'nın yediği her şey en üst mertebenin prasadamıdır çünkü o gerçekliği doğrudan deneyimlemektedir (jnaninas tattva-darsinah) ve her şey o mutlak boyutta kendiliğinden, otomatik olarak uyarlanır.
Gerçeklikle bu bağlantıdır önemli olan, çünkü Krishna'nın Bhagavad Gita (9:26) da söylediği gibi, O sunu ritüeli ile değil aşkın boyuttaki sevgi alışverişi ile ilgilenir:
patram puspam phalam toyam / yo me bhaktya prayacchati
tad aham bhaktyupahrtam / asnami prayatatmanah
"Eğer herhangi birşey (patram puspam phalam toyam) Bana aşk ve sevgiyle sunulsa (yo me bhaktya prayacchati), Ben kabul ederim (aham asnami) o (tad) adanmışlığı (bhaktyupahrtam) Benim temiz-kalpli kulumdan (prayatatmanah)."
Bir başka deyişle Krishna kurallara bağlı ritüelci sunuya (patram puspam phalam toyam) değil, sununun yapılışındaki aşkla dolu adanmışlığa ilgi duyduğunu söylüyor (bhaktya prayacchati). O, saf kuluyla o aşkın platformda yer alan (prayatatmanah) aşk dolu alışverişe (bhaktyupahrtam) karşılık veriyor (asnami).
Bu nedenle bizler her şeyi Krishna'ya Srila Gurudeva aracılığıyla sunarız. Lord'a doğrudan birşey sunmak için ne niteliğe sahibiz ki? Biz o saf aşkın boyutta yaşamıyoruz, oysa Srila Gurudeva o boyutta yaşıyor. Bu Bhagavad Gita'da şöyle doğrulanır (4:34):
upadeksyanti te jnanam / jnaninas tattva-darsinah
"Özben farkındalığına sahip olan guru (jnaninas) Beni görür ve Benimle doğrudan alışveriş içindedir (tattva-darsinah) ve [ona hizmet ederseniz] size Benimle nasıl benzer bir ilişkiye sahip olacağınızı gösterir (upadeksyanti te jnanam)."
Biz her şeyi Srila Gurudeva'ya sunarız, o da bizim samimi sunumuzu kabul eder, çünkü bizim onunla öğrencileri olarak bir ilişkimiz vardır. Benzer şekilde, Krishna Srila Gurudeva'nın sunusunu kabul eder, çünkü o saf bir kuldur (prayatatmanah), Krishna ile aşkın boyutta sevgi dolu samimi bir ilişkisi vardır (jnaninas tattva-darsinah).
Ancak prasadam salt yiyecek artığı olmanın ötesindedir. O, Lord'un ve Onun saf kullarının lütuftur, teveccühüdür, hediyesidir. Krishna'nın saf kuluna, Guru'nun öğrencisine, Vaishnava'nın hizmetkarına verdiği her şey prasadamdır. Prasadam onların bize olan merhametidir ve bir kitap, talimat, giysi formunu alabilir — lütuflarıyla bizim iyiliğimiz için verdikleri her şeydir, alışverişin geri planındaki iyi niyetleridir.
Prasadam aşkındır ve spiritüel dünyadan bu maddesel dünyaya guru vasıtasıyla iner. Srila Gurudeva bizim bu dünya ile o dünya arasındaki bağlantımızdır. Yaptığı her şey aşkın platformdadır, çünkü onun bilinci daima gerçeklik boyutuna yoğunlaşmış haldedir (jnaninas tattva-darsinah) ve merhametiyle, prasadamıyla bizim bilincimizi süper-öznel bilinçli boyuta çeker (upadeksyanti te jnanam).
Srila Gurudeva, Krishna'nın bizlere verdiği prasadamdır (acaryam mam vijaniyan) ve sadece prasadamın (Srila Gurudeva'nın) lütfuyla Krishna'nın lütfunu elde edebiliriz (yasya prasadad bhagavat-prasado).
Srila Gurudeva bize birşey verdiği zaman, o şeyin gücü onun lütfundan, onun iyi niyetinden, onun şefkatinden ve bize olan sevgisinden gelir. O şeyin prasadam olması için Srila Gurudeva'nın birşey yemesi gerekmez. Onun dokunuşu onu değiştirir, saflaştırır, başka birşeye dönüştürür, spiritüel hale getirir. O cömertçe, o teveccühü — o prasadamı — spiritüel gelişmemiz için üzerimize bahşeder.
Bu sabah Srila Gurudeva (masasının üzerinde onca zamandır durmakta olan) o küçük kraker paketini sonunda açtı ve bir tane yedi. Bence Srila Gurudeva'nın o devoteeye verdiği bir paket krakerin çoktan tüketildiğini düşünmek akla yakındır.
O halde söyleyin bana... Srila Gurudeva kimin prasadamını yedi?
—İngilizceden çeviren:
Krishnendrani Devi Dasi
Önceki | Arşiv | En Son Blog | İlk 10 | Yeni | Sonraki
URL: http://www.imonk.net/turkish/06/may4.html
Düzen: iMonk
— 29 Mayıs, 2006.